Günümüzde yorumlamacı paradigmanın etkisiyle öğrencileri derse karşı motive etme yöntemleri de değişmiştir. Geleneksel öğretmen merkezli yöntemlerin tersine bu yaklaşımda öğrencileri derse motive etme içsel olmalıdır. Bunun için de öğrencilerin derse karşı olan olumlu isteklerini arttırmanın en önemli yolu öğrenilen konuların günlük yaşamda kullanılma alanlarının ve dolayısı ile öğrenilme gerekliğinin öğrencilere gösterimidir. Bununla birlikte, bilgilerin çevremizdeki olayları açıklayabilme yeterliliği ile öğrenilmesi, anlamlı öğrenmenin önemli bir göstergesidir. Dolayısıyla öğrenilen konuların günlük yaşamla ilişkilendirilmesi, anlamlı öğrenme içinde önemli bir yer tutmaktadır. Bu ilişkinin gösteriminde en büyük rol öğretmene düşmektedir. Ancak öğrencilerin kimya alanında bu doğrultuda ne derece yetiştirildiği, bu alanda eksiklikler varsa neler olduğu ve bunların nedenleri merak konusudur. Bu çalışma tanımlanan sorulara cevap bulmak adına tüm kimya konularını kapsamasından dolayı lise seviyesinde yapılmıştır. Bu doğrultuda değişik okul türlerindeki lise son sınıf öğrencilerine kimya ile ilgili günlük hayatta karşılaşılan sorulardan oluşan bir anket ile bu sorularla ilişkili kimya bilgi seviyesini ölçmeye yönelik bir test uygulanmıştır. Sonuçlar demografik özelliklerle birlikte değerlendirilmiştir. Günlük yaşamda karşılaşılan olayların açıklanma düzeyi ile kimya bilgi seviyesi arasında anlamlı bir ilişki bulunurken, genel olarak öğrencilerin günlük hayatta karşılaşılan olayları açıklamada çok yetersiz olduğu gözlenmiştir. Bununla birlikte bu yetersizliğin sadece bilgi seviyesinden kaynaklanmadığı düşünülmektedir. Bu alanda okul türleri arasında bir farklılık tespit edilirken, kız ve erkek öğrenciler arasında da bir farklılığın olduğu gözlemlenmiştir.