İşsiz cinsiyetsiz değildir. Aksine işsizin cinsiyeti toplumsal olarak kurgulanmıştır. Hem genç hem de kadın olan işsizler, hem genç hem de erkek olan işsizlerle emek piyasasındaki açık pozisyonlar için eşit olarak mücadele etmezler. Bir tarafta işsiz genç kadın toplumda kendisine biçilen rolleri dolayısıyla erkeğin ve sermayenin hakimiyetini sarsmayacak şekilde, belirlenmiş kriterlere göre iş arar. Diğer tarafta işveren işe alma ve işten çıkarma pratikleri ile hem bu kriterleri, hem de bu kriterlerin bir sonucu olan kendi çıkarlarını yeniden üretir. Genç işsiz kadın sosyal ve ekonomik özelliklerine bağlı olarak bu kriterler ve sermayenin çıkarı üzerinden emek piyasasında kendisine bir yer açabilmek için bir pazarlığa, daha doğrusu bir mücadeleye girer. Devlet yeni-sağ uygulama ve düzenlemeleri ile, emek piyasası 80 sonrası sürecin getirdiği neo-liberal anlayış ile, aile ataerkil sistemin kendisine sunduğu mekanizmalar ile bu pazarlık ve mücadele sürecinin bir tarafı ve belirleyicisidir. Bu çalışma, bu eşitsiz pazarlık ve mücadele çerçevesinde genç kadın işsizliğinin nedenlerini irdelemektedir. Çalışma, genç kadın işsizliğini veya sermaye ve genç kadın emeği arasındaki istihdam pazarlığını devlet, aile, emek piyasası çerçevesinde ele alan ve bunlar arasındaki eklemlenme mekanizmalarını kapitalizm ve ataerkillik arasındaki birleşme çerçevesinde açıklayan feminist bir çözümleme seti sunmaktadır. Bu çözümleme seti genç kadın işsizliğinin nedenlerini katmanlaşma, kalabalıklaşma ve istihdam yaratma güçlüğü ile yeniden çerçevelendirmektedir.