Amaç: Bu çalışma, bir Üniversitenin Eğitim Fakültesi öğrencilerinin algıladıkları sosyal destek düzeyleri ile bu desteğin kaynağı ve bunların öğrencilerin bazı kişisel özellikleri ile ilişkisini incelemek ereğiyle yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Örneklem büyüklüğü 356 olarak belirlenmiştir. Veriler bir üniversitenin İlköğretim Matematik, İngilizce, Sınıf, Okulöncesi, Almanca Öğretmenliği ve Psikolojik Danışma ve Rehberlik bölümlerine 2006-2007 öğretim yılında devam eden öğrencilerden 486'sına anket uygulanarak elde edilmiştir. Kullanılan anket; öğrencilere ilişkin kişisel verileri toplamak ereğiyle araştırmacılar tarafından geliştirilen Kişisel Veri Formu ile Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeğini (Zimet ve ark 1988, Eker ve ark 2001) içeren iki bölümden oluşmaktadır. Elde edilen veriler, ikili karşılaştırmalar için t testi; çoklu karşılaştırmalar için ise tek yönlü varyans analizi ile test edilmiştir. Ayrıca öğrencilerin aldıkları toplam sosyal destek puanı alt ve üst grup olmak üzere iki gruba ayrılarak, dahil oldukları grup ile kişisel özellikleri arasındaki ilişki ki-kare testiyle değerlendirilmiştir. Bulgular: Öğrencilerin algıladıkları sosyal destek düzeylerinin bölüm, sınıf ve yaş gibi özellikleri açısından anlamlı farklılık göstermediği, buna karşılık cinsiyet, ailenin aylık geliri, ikamet edilen yer ve yaşamın çoğunun geçirildiği yer açısından anlamlı farklılık gösterdiği bulunmuştur. Ayrıca öğrencilerin toplam sosyal destek puanları alt grup ve üst grup olarak sınıflandırıldıktan sonra, bu puanların öğrencinin kişisel özellikleriyle olan ilişkisi ki-kare analizi ile yeniden değerlendirildiğinde; benzer sonuç elde edilmiştir. Yani; öğrencilerin aldığı puan ile cinsiyet, ailenin aylık geliri, ikamet edilen ve yaşamın çoğunun geçirildiği yer arasında istatistiki anlamlılık düzeyinde ilişki olduğu bulunmuştur. Buna karşılık okunan bölüm, sınıf, yaş ve ikamet edilen yer değişkenleri arasında anlamlılık düzeyinde bir ilişki bulunmamıştır. Sonuç ve Öneriler: Çalışma, çok sınırlı sayıda öğrenci üzerinde yapılmış olması nedeniyle genelleme yeteneğinden yoksundur. Bu nedenle bu konuda daha sonraki araştırmalar, daha kapsamlı ve ayrıntılı yapılmalı ve çıkan sonuçlara göre destek programları geliştirilmelidir.