Edirne Merkezindeki Orta Dereceli Okul Öğrencilerinde Kaygı Düzeyleri ve Bazı Sosyo-Ekonomik Determinantları

TEZ

Edirne Merkezindeki Orta Dereceli Okul Öğrencilerinde Kaygı Düzeyleri ve Bazı Sosyo-Ekonomik Determinantları

Yazar/Hazırlayan
Üniversite
Enstitü/Fakülte
Anabilim Dalı
Tez Danışmanı
Tez Yılı
YÖK Tez No
15903
Sayfa Sayısı
97
Tez Türü
Uzmanlık
Kategori
Tez Özeti
DSÖ'nce yapılan "Sağlık, yalnızca hastalık ya da sakatlıkların bulunmaması demek olmayıp; aynı zamanda bedensel, ruhsal ve sosyal yönlerden de tam bir iyilik durumudur" biçimindeki sağlık tanımının 3 temel öğeden biridir ve ülkenin geleceği olan gençlerin ruh sağlığının korunması büyük önem taşımaktadır. Ruh sağlığının bozulmasında anksiyete, (kaygı) önemli bir risk etmenidir. Anksiyetenin araştırılarak, risk altında yüksek bulunanlara psikolojik yardım sağlanması, toplumda potansiyel ruh hastalarının oluşmasını azaltacaktır. Edirne merkezindeki, tüm ortaokul ve liselerde (toplam 17 okul) bulunan öğrencilerden, cinsiyete ve sınıfa göre tabakalanarak, % 50 örnekleme ile rastgele seçilen 4 641 öğrenci bu araştırmaya alınmıştır, 'feu hacmi ile, Spielberger Sürekli Kaygı Envanteri 'nin (SSKE) uygulandığı ve bir anlamda ülkemiz standartlarının da belirlenmesine katkının amaçlandığı bu çalışma, yurtiçi ve dışı en kapsamlı çalışma olmaktadır. Gruba, sınıflarında 32 soruluk bir anket ve 20 soruluk SSKE, -yönergesi uyarınca- kollektif olarak, eğitilmiş üniversite öğrencilerince uygulanmıştır. Tüm veriler Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı'nda bilgisayarla değerlendirilmiştir. Araştırma grubunun % 50. 9 'u ortaokul, kalanı lise; % 46.4 'ü kız, % 53.6'sı erkektir, öğrencilerden % 0.7'sinin annesi, % 3.1'inin babası ölmüş; % 0.4 'ünün annesi, % 0.3 'ünün ise babası üveydir, öğrencilerin % 1.4 bölünmüş, % 85.4'ü çekirdek, kalanı geniş aileden gelmektedir. Ailede huzur bozucu olay olanlar % 10.5 oranındadır, öğrencilerin % 35. 3 'ünün erkek ve % 38.5'inin kız kardeşi yoktur. % 1.4'ünün 4 'ten fazla erkek ve % 2.3'ünün 4 'ten fazla kız kardeşi vardır, öğrencilerin % 48.1 ailelerinin ilk çocuğudur. % 73.2'sinin anne. % 55.6'sının babası ilkokul ve daha az eğitim düzeyindedir. Yüksek eğitimli anneler % 6.5, babalar % 14.3 oranındadır. Annelerin % 83.8'i ev kadını, babaların % 0.2'si issizdir. % 32.2 ora nındaki öğrencinin eğitimleri boyunca başarısızlığı (yıl yitiği) olmuştur. Grubun % 0.3'ü tek, % 23.9'u ise 5'ten fazla odalı evlerde yasamaktadır. % 56.9 öğrencinin kendisine ait odası vardır. % 16 deneğin ailesinin aylık geliri 200 bin TL'nin altında ve ancak % 21.2'sinin ki 500 bin TL'nin üstünde dir (Mayıs 1989). Grubun ortalama SSKS 42.28 ± 7.99 olup, bu değer ortaokullar da 41.74 ± 7.84, liselerde 42.83 ± 8.11'dir (p-0.000). Su grup/altgruplarda daha yüksek SSKE skorları bulunmuştur: Kızlar; bulunduğu sınıfa göre yası büyük olanlar; geniş aile ye sahip, ailesi bölünmüş, bu yasa kadar ailesinde huzur bozukluğu olanlar; 4 'ten fazla kardeşi olanlar; ailenin ilk çocukları; anababası ilkokul ve daha az eğitimliler; babası issiz olanlar; okulda yıl yitirenler; gelecek hakkında kötü ve umutsuz, bugüne kadar -1 kez de olsa- intiharı düşünmüş olanlar; aylık gelirleri 200 bin TL'den az olanlar (Mayıs 1989) ve sigara içenler... Söz konusu öğeler SSKE ile ölçülecek sürekli kaygının bir kısım determinantları olarak tanımlanmışlardır. Bir anlamda potansiyel risk etmeni olabilecekleri araştırmanın kurgusunda öngörülen bu öğeler, istatistiksel analizlerle sorgulanarak önemli ölçüde doğrulanmışlardır. Farklı sosyo-ekonomik, kültürel ve aile yapısı öğelerinin bulunduğu kategorilerde hesaplanan SSRS, yerli ve yabancı diğer araştırmacıların bulguları ile karşılaştırılmıştır. Bizim saptadığımız skorlar, diğer yurtiçi raporlarda kaydedilenlerden birkaç puan daha yüksektir. Konu, gençlerin ruh sağlığının korunması ve oluşabilecek bozukluğun erken dönemde ve kalıcı olmadan tanı ve tedavisine imkan verdiği için, çok önemli bir halk sağlığı sorunudur. Ailelere, öğretmenlere ve sağlık sistemine bu alanda çok önemli görevler düşmektedir. Gençlerin toplu olarak bulunduğu yerlerde hekim, sosyal hizmet uzmanı, psikolog gibi personelin görevlendirilmesi ve yapılacak epidemiyolojik araştırmalarla riskli gençlerin bulunarak yardım sağlanması; gençlere yönelik koruyucu ruh sağlığı hizmetlerinin 1. basamağının bu okullarda örgütlenerek başlatılması önerilmektedir.

Yorulmaz, Faruk, Edirne Merkezindeki Orta Dereceli Okul Öğrencilerinde Kaygı Düzeyleri ve Bazı Sosyo-Ekonomik Determinantları, Trakya Üniversitesi, Tıp Fakültesi, 1991, Uzmanlık.