Çocuk ve Ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk: Sosyodemografik, Klinik Özellikler ve Eştanılar

MAKALE

Çocuk ve Ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk: Sosyodemografik, Klinik Özellikler ve Eştanılar

Yazar/Hazırlayan
Makale Türü
Dergi Bölümü
Dergi Adı
Sayı No
4
Yıl
Yer
Sayfa Aralığı
294-304
Tam Metin (PDF)
Kategori
Makale Özeti
Bu çalışma ile, polikliniğimize başvuran çocuk ve ergenlerden obsesif kompulsif bozukluğu (OKB) olanları belirleyerek sosyodemografik, klinik özelliklerini ortaya koymak, eş tanı sıklığı ve klinik belirtilerin yoğunluğu üzerindeki etkilerinin saptanması amaçlanmıştır. Yöntem: Bu çalışmaya Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı Anabilim Dalı?na ilk kez başvuran, klinik görüşme ve psikometrik incelemeler sonrası DSM-IV?e göre OKB tanısı konulan, daha önce hiç tedavi görmemiş, 9-15 yaşları arasındaki 47 çocuk ve ergen hasta (31 erkek, 16 kız) alınmıştır. Hastaların ilk başvurdukları zaman sosyodemografik verileri kaydedilmiş, aynı anda Çocuklar İçin Depresyon Ölçeği (ÇDÖ), Çocuklar İçin Sürekli- Durumluk Kaygı Envanteri (ÇDSKE) ve Maudsley Obsesif Kompulsif Soru Listesi (MOKSL) uygulanmıştır. Daha sonra hastalar ile psikiyatrik görüşme yapılarak hastalık belirtileri, eştanıları ayrıntılı olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Polikliniğimize ilk kez başvuran hastalar arasında OKB görülme sıklığı %2.7 olarak saptanmıştır. Yapılan görüşmeler sırasında ise ilk başvuru yakınmalarının çok değişken olduğu, obsesyon ya da kompulsiyon içerikli bir yakınma ile başvuran hasta sayısının sadece %14.9 olduğu belirlenmiştir. Tüm olgularda obsesyon ve kompulsiyonlar bir arada gözlenmiştir. Hastalarda en sık kirlenme obsesyonu (%48.9) ve temizlik kompulsiyonu (%68.1) vardı. Olgularda ortalama 1.77 obsesyon ve 2.02 kompulsiyon bulunduğu belirlendi. Olguların %66?sında OKB yanında en az bir eş tanı vardı. En sık görülen psikiyatrik eş tanı %29.8 ile major depresyondu. Eştanı olup olmamasına göre olgular gruplandırılıp MOKSL ve alt ölçek puan ortalamalarına göre karşılaştırıldığında, gruplar arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık görülmedi. Sonuç: OKB çocuk ve ergenleri de etkileyen, çoğunlukla (yaklaşık %50-75 oranında) bu dönemlerde başlayan, heterojen özellikleri olan ve çok çeşitli bozukluklarla birlikte görülebilen bir hastalıktır. Bu nedenlerle farklı yakınmalar ile başvuran OKB?u olan çocuk ve ergenlerin, pratisyen doktorlarca, çocuk sağlığı uzmanlarınca ve erişkin psikiyatristlerince, hatta çocuk psikiyatristlerince tanınabilmesi için bu bozukluğun sıklığının, mesleki, toplumsal işlevlere yaptığı olumsuz etkilerin ve de OKB?nun klinik özelliklerinin iyice anlaşılması gerekmektedir.

Diler, Rasim Somer - Avcı, Ayşe - Tamam, Lut - Toros, Fevziye, Çocuk ve Ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk: Sosyodemografik, Klinik Özellikler ve Eştanılar, Türk Psikiyatri Dergisi, Ankara, 4, 1999, 294-304, pdf.