Neo-Liberal İktidar Tarzı ve Birey İnşası: 1980 Sonrası Türkiye'de Üniversite Gençliği Örneği

TEZ

Neo-Liberal İktidar Tarzı ve Birey İnşası: 1980 Sonrası Türkiye'de Üniversite Gençliği Örneği

Yazar/Hazırlayan
Üniversite
Enstitü/Fakülte
Anabilim Dalı
Bölüm
Tez Danışmanı
Tez Yılı
YÖK Tez No
296333
Sayfa Sayısı
157
Tez Türü
Yüksek Lisans
Tam Metin (PDF)
Kategori
Tez Özeti
Bu çalışmada, neo-liberalizm; bir ideoloji, ekonomik politika olarak değil yönetimsellik çalışmaları bağlamında bir yönetim rasyonalitesi olarak, çoklu aktörlerce ve iktidar ilişkilerince kurulan ekonomik, sosyal ve siyasal bir proje olarak ele alınmaktadır. Bir yönetim rasyonalitesi olarak neo-liberalizm kendi hegemonyasını sürdürebilmek için kendine içkin olan değerleri (ekonomik rasyonalitenin değerlerini) benimseyen onları normalize eden öznelere ihtiyaç duymaktadır. Neo-liberal iktidar bu özneleri inşa etmek için çeşitli programlar, stratejiler ve teknikler geliştirir. Foucauldyen yönetimsellik çalışmaları çerçevesinde neo-liberalizm üzerine düşünmek, aynı zamanda neo-liberal öznenin inşası üzerine düşünmektir. Dolayısıyla bu çalışmada 1980 sonrasında üniversite gençliğinin neo-liberal iktidardan nasıl etkilendiği ve bu gençliğin inşasında hangi tekniklerin, programların kullanıldığı sorunsallaştırıp, ardından da analiz etmeye çalışılmaktadır. Türkiye'de 1980 sonrasında YÖK'ün ve ardından vakıf üniversitelerinin kuruluşu, Bologna Süreci gibi kurumsal dönüşümler neo-liberal projenin üniversiteler üzerinden hayata geçirilmesinde etkili olmuştur. Üniversiteler bu kurumsal dönüşümleri gerçekleştirirken, üniversite gençliği de bu süreçten etkilenmektedir. Neo-liberal iktidar üniversite gençlerinin inşasında etkili olabilmektedir. Bu çalışma kapsamında görüşülen gençler üniversite eğitimini beşeri sermayelerini arttırmanın bir yolu olarak görmekte, hatta bu eğitimle yetinmeyip kendilerini geliştirip piyasada değere sahip olabilmek için çeşitli sertifika programlarına katılmakta, dil kurslarına gitmekte, staj yapmaktadırlar. Neo-liberalizmin yönetebilmesini söylemsel düzeyde ve pratikte olanaklı kılan girişimcilik, piyasa ve rekabet gibi değerleri gençler tamamıyla içselleştirmeseler de bazı açılardan benimsemektedirler. Neo-liberalizmin bu dönemde tek ve geçerli yönetimsellik olduğu düşünülmemelidir. Görüşülen gençler, işsizlik gibi sosyal bir riskin çözümünü refah devleti yönetimselliğinin uygulamalarında görerek bu konuda devleti ve toplumu sorumlu tutmaktadır. Bu gençlerin söylemleri incelendiğinde, onları depolitize veya apolitik olarak tanımlamaktansa, neo-liberal politik rasyonalitenin yeniden üretilmesini sağlayan özneler veya neo-liberal iktidarın inşa etmeyi arzuladığı şekliyle aktif vatandaşlar olarak görmek mümkündür.

Eryılmaz, Günce Sabah, Neo-Liberal İktidar Tarzı ve Birey İnşası: 1980 Sonrası Türkiye'de Üniversite Gençliği Örneği, Yıldız Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2011, Yüksek Lisans, pdf.