Madde Kullanım Bozukluğu Olan Ergenlerde Çocukluk Çağı Travmalarının Bağlanma ile İlişkisi

TEZ

Madde Kullanım Bozukluğu Olan Ergenlerde Çocukluk Çağı Travmalarının Bağlanma ile İlişkisi

Yazar/Hazırlayan
Üniversite
Enstitü/Fakülte
Anabilim Dalı
Tez Danışmanı
Tez Yılı
YÖK Tez No
307621
Sayfa Sayısı
103
Tez Türü
Tıpta Uzmanlık
Tam Metin (PDF)
Kategori
Tez Özeti
Amaç: Erken yaşta alkol/ madde kullanımına başlamak yetişkinlikte bağımlılık gelişimi için risk faktörüdür. Madde bağımlılığının erken yaşta, ergenlik döneminde gelişimi söz konusu olduğunda, fiziksel ve cinsel ihmale ve istismara uğrayanların madde bağımlılığı geliştirme riskleri artmıştır. Bağlanma tarzları ergenlikte psikopatolojiye yol açan faktörlerden bir tanesidir. Bağlanmanın güvensiz oluşu alkol/madde kullanım bozuklukları dahil birçok psikiyatrik hastalığa zemin hazırlar. Çocukluk çağında yaşanan olumsuz yaşantılar, bağlanmayı etkileyerek alkol/madde kullanım bozukluğu gelişimi için yatkınlığı artırıyor olabilir. Bu çalışmanın amacı "Madde Kullanım Bozukluğu" tanısıyla izlenmekte olan 16-18 yaş arası ergen hastalarda çocukluk çağı travmaları ve bağlanma stilleri ilişkisinin araştırılmasıdır. Yöntem: Çalışmaya 16-18 yaş aralığında 98 erkek, 12 kadın toplam 110 hasta alındı. Tüm hastalar DSM-IV ölçütlerine göre "Madde Kullanım Bozukluğu" tanısıyla Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ÇEMATEM (Çocuk Ergen Madde Araştırma Tedavi ve Eğitim Merkezi) Kliniği'nde ayaktan veya yatarak tedavi görmekteydiler. Araştırmaya alınan hastalara bu çalışma için hazırlanmış yarı yapılandırılmış Sosyodemografik Veri Formu (SVF) ve Çocukluk Çağı Kötüye Kullanımı Soru Listesi (ÇÇKKSL), Çocukluk Çağı Travmaları Ölçeği (Childhood Trauma Questionnaire; ÇÇTÖ-28), İlişki Ölçekleri Anketi (Adolescent Relationship Scales Questionnaire; İÖA), Ebeveyn ve Arkadaşlara Bağlanma Ölçeği (Inventory of Parent and Peer Attachment; EABÖ) uygulandı. Bulgular: Çalışmamızda madde kullanım bozukluğu olan ergenlerde ÇÇT %60 oranında bulundu. Kadınların erkeklere göre daha yüksek oranda ÇÇT'ye maruz kaldıkları saptandı. ÇÇT olanların kendine zarar verme davranışlarının ve intihar girişimlerinin daha fazla olduğu görüldü. Madde kullanım sıklığı ÇÇT olan grupta daha yüksek bulundu. Tercih maddesi olarak uçucu maddeyi tercih edenlerin belirgin olarak ÇÇT'ye daha yüksek oranda maruz kaldıkları saptandı. ÇÇT olması durumunda kullanılan madde sayısının attığı, ÇÇT olanların madde kullanımına daha erken yaşta başladığı ve tercih maddesine geçişlerinin ve ardından hastaneye tedavi için başvurularının daha erken yaşta olduğu saptandı. ÇÇT olan grupta güvensiz bağlanma, ÇÇT olmayan grupta güvenli bağlanma puanları yüksek bulundu. ÇÇT ile saplantılı bağlanma, saplantılı bağlanma ile duygusal kötüye kullanım, kayıtsız bağlanma ile fiziksel ihmal ilişkili bulundu. ÇÇT ve EABÖ alt boyutları ile ilişkili bulundu. Duygusal ihmal, fiziksel ihmal ve duygusal kötüye kullanım yine EABÖ ölçeği alt boyutları ile ilişkili bulundu. Sonuç: Çalışmamızın sonuçlarına göre madde kullanım bozukluğu olan ergenlerde hem bağımlılık gelişiminde, hem bağımlılık tedavisinde süreci anlamak ve terapötik müdahaleler yapmak için bağlanmanın ÇÇT ile birlikte değerlendirilmesi önemlidir. Ergen bağımlıları değerlendirirken, ÇÇT olanların yüksek oranda güvensiz bağlanma paternine sahip olacakları, aile ilişkilerinin güvensiz bağlanma ve ÇÇT zemininde bozulmuş olacağı göz önünde bulundurulmalı, tedavi sürecinde aile ilişkileri değerlendirilmeli ve bu ilişkiler yeniden yapılandırılmalıdır. Araştırmamızda ulaştığımız sonuçlar ergen madde bağımlılarının tedavisinin, aile terapilerini de içerecek şekilde planlanmasının zorunlu olduğunu göstermektedir.

Balcı, Gonca Polat, Madde Kullanım Bozukluğu Olan Ergenlerde Çocukluk Çağı Travmalarının Bağlanma ile İlişkisi, Sağlık Bakanlığı, İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 2011, Tıpta Uzmanlık, pdf.