Bu araştırmanın amacı, laikli sosyo-ekonomik düzeydeki öğrencilerin insan doğasına ilişkin görüş ve tutumları ile depresyon düzeyleri arasındaki ilişkileri saptamaktır. Bu amaçla araştırmada Bireysel Bilgi Formu, öğrencilerin insan doğasına ilişkin tutumlarım ölçmek için Wrighstman'in (1974) "İnsan Doğası Felsefesi Ölçeği" ve depresyon düzeylerinin ölçümü için Beck'in (1961) geliştirdiği "Beck Depresyon Envanteri" kullanılmıştır. Araştırmanın ömeklemini, îzmir metropol alanı içinde, bulundukları semtler göz önüne alınarak saptanan üst, orta, alt sosyo-ekonomik düzeyde farklı on lisenin ikinci sınıfında okuyan 400 öğrenci oluşturmuştur. Teknolojinin gelişmesi, değişen yaşam ve sosyo-ekonomik koşulların önemini göstermesiyle birlikte düşünce, tutum ve değerlerin değişmesi insanlar arasındaki ilişkinin önemini daha da arttırmaktadır. Bilişsel kuram çerçevesinde insanın yaşama bakış açısının olumlu veya olumsuz olmasının insanlara bakışının da olumlu veya olumsuz olmasına neden olacağı, bütün bunları belirleyen çerçevenin yaşamın somut gerçekleri olduğu bilinmektedir. Bu bilişsel, inançsal ve gerçeğe dayanan bakış açısı doğrultusunda gençlerin yaşam tarzının anlaşılması önem kazanmaktadır. Gençlerin kendilerine ve çevrelerindeki insanlara bakışlarında sosyo-ekonomik koşulların oynadığı rolü belirleme bu araştırmanın önemini oluşturmaktadır. Araştırma bulgularında, öğrencilerin insan doğasına yönelik tutumlarının ve depresyon düzeylerinin içinde yaşadıkları ailelerinin sosyo-ekonomik düzeyleri ile bağlantılı olduğu bulunmuştur, öğrencilerin sosyo-ekonomik düzeyleri ile insan doğasının güven, bağımsızlık ve değişebilirlik alt boyutları arasında da istatistiksel olarak anlamlı farklılaşma saptanmıştır. Buna göre, öğrencilerin depresyon düzeyleri arttıkça insan doğası felsefesi olumluluk düzeyinin ve bağımsızlık, akılcılık alt skala değerlerinin azaldığı görülmüştür. Alt sosyo-ekonomik düzeydeki öğrencilerin orta ve üst sosyo-ekonomik düzeydeki öğrencilere göre depresyon düzeyleri daha yüksek bulunurken insan doğasına yönelik olumlu inançların en fazla orta sosyo-ekonomik düzeyde görül düğü, alt sosyo-ekonomik düzeyde ise biraz daha az olduğu, en olumsuz inançlara üst sosyo-ekonomik dûzeydekilerin sahip olduğu görülmüştür. Bulguların genel bir değerlendirmesi yapıldığında öğrencilerin sosyo-ekonomik düzeyleri ile insan doğasına ilişkin tutumları ve depresyon düzeyleri arasında anlamlı ilişkilerin olduğu, insan doğası felsefesi olumluluk düzeyi ve depresyon düzeylerinin birbirleriyle bağlantılı olduğu saptanmıştır.