Bu araştırmada utangaçlık düzeyleri farklı lise son sınıf öğrencilerinin cinsiyetlerine, alan türlerine, algılanan aile tutumlarına, algılanan kişilik yapısına, algılanan popülaritelerine ve algılanan bedensel sağlıklarına göre durumluk mizah tepki düzeyleri incelenmiştir. Bu araştırma kapsamına 2001- 2002 öğretim yılında Polatlı Lisesi'nde öğrenim gören 303'ü kız ve 192' si erkek toplam 495 öğrenci dahil edilmiştir. Öğrencilerin durumluk mizah tepki düzeyleri Martin ve Lefcourt (1984) tarafından geliştirilen ve Türkçe'ye uyarlaması Aydın (1993) tarafından yapılan "Durumluk Mizah Tepkisi Ölçeği" ile, utangaçlık düzeyleri ise Güngör (2001) tarafından geliştirilen "Utangaçlık Ölçeği" ile ölçülmüştür. Diğer değişkenler ile ilgili bilgiler ise "Kişisel Bilgi Formu" ile toplanmıştır. Verilerin analizinde iki yönlü varyans analizi uygulanmıştır. Araştırmada hata payı.05 olarak kabul edilmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgular kısaca şu şekilde özetlenebilir: Utangaçlık düzeyleri ve cinsiyet, alan türü (TM, TS, MF), algılanan aile tutumu, algılanan bedensel sağlık değişkenlerinin durumluk mizah tepki düzeyi üzerindeki ortak etkisi anlamlı değildir. Diğer taraftan utangaçlık düzeyleri farklı lise son sınıf öğrencilerinin durumluk mizah tepki düzeylerinin anlamlı farklılık gösterdiği bulunmuştur. Yapılan gruplar arası karşılaştırmada ise en yüksek puan ortalamalarının utangaç olmayan lise son sınıf öğrencilerine ait olduğu görülmüştür. Buna ek olarak, algılanan popülarite değişkeninin, durumluk mizah tepki düzeyi üzerindeki temel etkisi anlamlı bulunmuştur. Bu değişkene ilişkin yapılan gruplar arası karşılaştırmada ise kendini popüler algılayan lise son sınıf öğrencilerinin, durumluk mizah tepki düzeylerinin, kendini popüler algılamayanlara göre daha yüksek olduğu görülmüştür. Cinsiyet, alan türü, algılanan aile tutumu, algılanan bedensel sağlık değişkenlerinin lise son sınıf öğrencilerinin durumluk mizah tepki düzeyleri üzerindeki temel etkisinin anlamlılık göstermediği bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulgular, daha önce yapılmış çalışmalarla birlikte yorumlanmış ve psikolojik danışma ve rehberlik alanıyla ilişkilendirilerek tartışılmıştır. Bunun yanı sıra, konu ile ilgilenen araştırmacılara fikir vermesi için sonuç bölümünde çeşitli önerilere yer verilmiştir.