Çocukluk Çağı İstismarı Ve İhmalinin Çocuk Suçluluğuna Etkisi

TEZ

Çocukluk Çağı İstismarı Ve İhmalinin Çocuk Suçluluğuna Etkisi

Yazar/Hazırlayan
Üniversite
Enstitü/Fakülte
Anabilim Dalı
Tez Danışmanı
Tez Yılı
YÖK Tez No
138575
Sayfa Sayısı
759
Tez Türü
Yüksek Lisans
Tam Metin (PDF)
Kategori
Tez Özeti
Bu çalışmada amaç; kanunla ihtilafa düşmüş gençlerin maruz kaldıkları istismar ve ihmal yaşantılarının görülme şıklığıyla ilgili bilgi edinmek ve suça karışma ile istismar ve ihmal arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Çalışma, izmir Çocuk Eğitimevi'nde kalan, yaşlan 14-18 arasında değişen, 4 kız, 48 erkek, toplam 52 kanunla ihtilafa düşmüş çocukla gerçekleştirilmiştir. Çalışmada Sosyodemografik Bilgi Formu, Çocukluk Örselenme Yaşantılan Ölçeği (Childhood Trauma Questionnaire) ve Çocukluk Çağı Kötüye Kullanım Soru Listesi yüz yüze uygulanmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre; Hükümlü çocukların %94.2'sinin ailesinde kendisine vurulduğunu ya da dövüldüğünü, %34.6'sının aile içinde aşırı bir şekilde dövüldüğünü ve çocukların %36.5'inin aile içinde sürekli olarak aşağılayıcı, tehdit edici ya da küçük düşürücü sözlere maruz kaldıklarım düşündüğü bulunmuştur. Ayrıca, çocuklara fiziksel ya da duygusal olarak ihmal edilip edilmedikleri sorulduğunda %30.8'inin ailesinde ihmal edildiğini, %13.5'inin ise kısmen ihmal edildiğini bildirdiği görülmüştür. Araştırmamızda kendisine izinsiz bir şekilde cinsel olarak yaklaşılan ya da dokunulan çocukların sayısı ise, 1 kız, 6 erkek olmak üzere toplam 7 olarak bulunmuştur. Bu çocuklar, tüm çocukların %13.5'ini oluşturmaktadır. Böylelikle, hükümlü çocukların yaşadıkları istismar ve ihmale ait bu oranların oldukça önemli boyutta olduğu, istismar ve ihmal ile suça karışma arasında bir ilişkinin olduğu kanaati oluşturulabilir. Hükümlülük nedeni ile çocuğun ailede dövülmesi ya da çocuğa vurulması arasında belirgin bir ilişki saptanmazken, çocuğun ailesinde sevgi ve ilgi görüp görmemesi arasında belirgin bir ilişki bulunmuştur. Ailesinde dövülmüş ya da kendisine vurulmuş çocuklar grubunu; en yüksek oranlarla mala yönelik suçlar, sonra cinsel suçlar, şahsa yönelik suçlar ve diğer suçlara karışmış çocukların; ailesinde sevgi ve ilgi görmeyen çocuklar grubunu ise yine mala yönelik suçlar, daha sonra şahsa yönelik suçlar, cinsel suçlar ve diğer suçların oluşturduğu saptanmıştır. Bu bulgulara göre, mala yönelik suça karışmış çocukların en çok istismar ve ihmal edilen grup olduğu ya da ihmal ve istismar edilen çocukların daha çok mala yönelik suçlara karşı eğilimli olduğu düşünülebilir. Aile içi fiziksel istismar, duygusal istismar ve çocuğun alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, sokakta yaşama ile ilişkili bulunmuştur. Araştırmadan elde edilen diğer bir sonuç da, çocuğun madde kullanmış olması (sigara dahil) ile aile içi fiziksel ve duygusal istismarın ilişkili olmasıdır. Çalışmadan elde edilen bulgular, literatürle genel olarak uyumluluk göstermektedir ve bu bulgulara göre; istismar ya da ihmal konusunu çalışan araştırmacıların, çalışmalarında araştırmaya katılanların maruz kaldıktan istismar ve ihmal yaşantılarını minimize ya da inkar etme eğiliminde olabileceklerini, çeşitli kognitif çarpıtma ya da savunma düzenekleri ile cevaplan çarpıtabileceklerini ve kendi kültürlerine ait bazı kabullerin etkisi altında yanıt verebileceklerini göz önünde bulundurmalarının faydalı olacağı düşünülmüştür. Aynca, istismar ve ihmalin güvenilir bir şekilde ölçülebilmesi için kanunla ihtilafa düşmüş çocukların kolay anlayabilecekleri bir ölçeğin geliştirilmesinin, ebeveynlerin çocuklarıyla nasıl iletişim kurmalan gerektiği ile ilgili bilgi ve bilinç düzeylerinin arttırılmasına ve istismara uğrayan çocuklar için rehabilitasyon sürecinin daha iyi yapılandırılmasına yönelik çalışmaların gerçekleştirilmesinin, aynca istismar ve ihmal edilmiş çocuklar için suç önleme programlan oluşturulması ve uygulanmasının gerekli olduğu düşünülmüştür.

İşman, Şeyda, Çocukluk Çağı İstismarı Ve İhmalinin Çocuk Suçluluğuna Etkisi, İstanbul Ünversitesi, Adli Tıp Enstitüsü, 2003, Yüksek Lisans, pdf.