Gençlik yılları, hayatın başı ile sonu arasında yer alan, ne çocukluk yılları kadar hayata karşı hazırlıksız ne de yetişkinlik ve yaşlılık yılları kadar hayata hazır ve dirençli olunan yıllardır. Gençlik yılları, çocukluk yıllarında yoğun bir şekilde geçirilen sosyalizasyon süreci ile içine doğduğu toplum tarafından şekillendirilmeye başlayan bireyin hayata hazırlanma sürecinin başlangıç yıllarıdır. Birey, gençlik yıllarında içinde bulunduğu dünyanın şartlarına uymaya çalışır. Bu süreçte özellikle gelecekteki hayatını daha iyi şartlarda sürdürebilmek için öncelikli olarak iyi bir eğitim elde etme gayreti içindedir. Elde etmiş olduğu eğitimin kendisine sağlayabileceği en iyi iş imkanlarını elde etmeye çalışır. Böylece elde edeceği iş ona ve gelecekteki ailesine en iyi imkanları sunacaktır. Gençlik yıllarındaki gayreti, onun gelecekteki hayat standardının bir ölçüde teminatıdır. Bu dönemde gençler, yaşlarının getirmiş olduğu enerjinin de etkisi ile zaman zaman çok daha iyi imkanlara kavuşabilmek için ülkelerinin kendilerine sunmuş olduğu imkanlardan daha fazlasını vadeden ülkelere gitmeyi tercih edebiliyorlar. Özellikle az gelişmiş ülkelerin gençleri, kendilerine çok daha iyi eğitim imkanı sunan ülkelere eğitim almak amaçlı gidebiliyorlar. Küreselleşen dünyada bu süreç çok daha yoğun olarak yaşanmaktadır. Türkiyede son yıllarda daha iyi eğitim almak isteyen ülkelerin gençlerinin cazibe merkezi haline gelmeye başladı. Biz de bu çalışmamızda, ülkemize eğitim almak amacı ile gelen gençlerin, ülkemizi tercih etme sebeplerini, gelecek planlarını ortaya koyarak sosyolojik bir değerlendirmede bulunmaya çalıştık. Çalışmamız iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde konu ile ilgili teorik bilgiler verilmekte, ikinci bölümde ise Türkiye’de eğitimlerini sürdüren öğrencilerle yapılan anket ve görüşme verileri değerlendirilmeye çalışılmıştır.