Devlet, insanların birlikte yaşamaya başlamaları ile ihtiyaç duyularak oluşturulan insanların üstünde, insanlar arasındaki ilişkileri düzenleyerek, haksızlıkları önlemeyi amaçlayan üstün güce sahip yapılanmadır. İnsan ilişkileri zamanla yoğunlaşarak karmaşıklaşmıştır ve çeşitlenmiştir. Buna paralel olarak devlet yapısı işleyişi de gelişip büyümüştür. Bugün gelinen noktada devletler, milletlerin ve sınırlarının üzerinde ulus ötesi ilişkileri olan, sadece güvenliği ve adaleti sağlayıcı görevleri ile sınırlı olmayan başka birçok görev ve fonksiyonu yerine getiren bir yapıya bürünmüştür. Bu gelişim ve dönüşümde tetikleyici unsurların başında sayabileceğimiz üretim,sanayileşme, Fransız devrimi ve uluslararası ticaretin başrol oyuncuları olan iş gücünün, devletin ortaya çıkışından bu güne kadar geçirdiği evrelerde nasıl bir rol aldığını, devlet modelini ve kendisinin de bu süreçte nasıl etkilenip değiştiğini bu çalışmamda incelemeye çalışacağım.