Problem Durumu: Özel yetenek sınavlarıyla Beden eğitimi ve Spor Yüksekokullarına giren öğrenciler ya iyi bir spor özgeçmişine, ya da çok iyi bir ön hazırlığa ihtiyaç duymaktadırlar. Bir başka ifadeyle Beden Eğitimi ve Spor Bölümlerine giren öğrencilerin fiziksel ve fizyolojik özellikleri, elit sporcuların profilleriyle benzerlik göstermektedir. Fakat özellikle Yüksek Öğretim Kurumu tarafından belirlenen ve tüm Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği bölümlerinin zorunlu olarak uyguladığı ders programlarındaki teorik derslerin fazlalılığı ve yoğun bir müfredat programı sonrasında öğrenci, okul ya da spor arasında bir tercih yapmak zorunda kalmaktadır. Büyük bir çoğunluğu gelecekte iyi bir mesleğe sahip olabilmek için okulu tercih ederek spordan uzaklaşmaktadırlar. Son sınıfa gelindiğinde de ise öğrencilerin büyük çoğunluğu sedanter bir insan profiline dönüşmektedir. İnsanlarımızın sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürebilmeleri için spora yönlendirilmesinde, yetenekli insanların tespit edilmesinde önemli bir görev üstlenen, öğrencilerine ve topluma model olan beden eğitimi öğretmenlerinin yetiştirilmesindeki bu çelişki düşündürücüdür. Araştırmanın Amacı: Yukarıda bahsedilen problemlerden yola çıkılarak, beden eğitimi ve spor öğretmenliği bölümünde okuyan öğrencilerin okulu kazandıkları ilk yıldan itibaren dört yıl boyunca her yıl bazı fiziksel ve fizyolojik parametlerinin ölçümlerinin yapılması ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın Yöntemi: Afyon Kocatepe Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunda, Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümünde okuyan 70 erkek, 50 kadın, toplam 120 öğrenci katılmıştır. Öğrencilerin okulu kazandıkları ilk yıldan itibaren dört yıl boyunca ilk yıl güz yarıyılında kasım ayında, diğer üç yılda bahar yarıyılında mayıs ayında, bazı fiziksel ve fizyolojik parametlerinin ölçümleri yapıldı. Ölçümlerde, vücut ağırlıkları, boy uzunlukları, vücut yağ yüzdeleri, vücut kitle indexleri, esneklikleri, dikey sıçramaları, anaerobik ve aerobik güçleri tespit edildi. İstatistiksel değerlendirmelerde, repeated measures analizi kullanıldı. Sonuçlar 0,01 ve 0,05 seviyesinde değerlendirildi. Araştırmanın Bulguları: Araştırmaya katılan öğrencilerin dört yıllık ölçümleri sonucunda, tüm yıllarda bir önceki yıla göre vücut ağırlıkları, vücut yağ oranları ve anaerobik güçleri artmış, dikey sıçramaları mesafeleri, esneklik değerleri ve aerobik güçleri de azalmıştır. Tüm bu değişiklikler istatistiki olarak 0,01 düzeyinde de anlamlılığı ifade etmektedir. Araştırmanın Sonuçları ve Öneriler: Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunun özel yetenek sınavına giren öğrencilerin profilleri sporcuların seviyelerindedir. Öğrencilerin bu performans seviyeleri her geçen yıl azalmaktadır. Hatta bu özellikleri dördüncü yıla gelindiğinde sedanter insanlar seviyesine kadar gerilemektedir. Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğrencilerinin yoğun ders programları ve teorik derslerin fazlalığı, öğrencilere okul ya da spor arasında bir tercih yapma zorunluluğunda bırakmaktadır. Bu zorunluluk birçok öğrenci okulunu tercih etmesiyle sonuçlanmaktadır. Bu durum onları spordan uzaklaştıran önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Sonuç olarak, çalışma bulguları Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümlerinin müfredat programlarının tekrar gözden geçirilerek düzenlenmesi gerekliliğini düşündürmektedir.