Amaç: Çalışma, Ankara’da bir lisenin öğrencilerinin durumluk ve sürekli kaygı düzeylerini ve bunları etkileyen bazı faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı kesitsel tipteki araştırmanın evrenini, Ankara’da bir lisenin 9., 10. Ve 11. Sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. 2014 yılı sosyo-demografik özelliklerini irdeleyen sorular ile Spielberger tarafından geliştirilen Durumluk ve Sürekli Kaygı Ölçeklerini içeren anket formuyla toplanmıştır. Veriler %95 güven aralığında lineer regresyon kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin %44,8’i erkek, %31,7’si 9.sınıf ve %30,7’si 11.sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Öğrencilerin durumluk kaygı puan ortalaması 40,4?10,1 iken; sürekli kaygı puan ortalaması 43,1?9,4 olarak hesaplanmıştır. Lineer regresyon analizlerine göre öğrencilerin dönem sonu not ortalamaları, okul başarıları harçlıklarının yeterliliği konusundaki görüşleri ve kendilerini kaygılandıran bir konu olması durumluk kaygı puanlarını; cinsiyet, okul başarıları, ailelerinin ekonomik durumunu değerlendirmeleri ve kendilerini kaygılandıran bir konu olması ise sürekli kaygı puanlarını istatistiksel olarak anlamlı şekilde etkilemektedir (p<0,05). Sonuç: Çalışmada oluşturulan lineer regresyon modeli incelendiğinde öğrencilerin kaygı düzeylerini etkileyen unsurlardan “okul başarı düzeyi ve algısı” ve “ekonomik durum” ön plana çıkmaktadır. Geleceklerini şekillendirecek ve yaşamlarına yön verecek konuların öğrenciler için önemli olması doğal olmakla beraber bu derece olumsuz etkilenmeleri üzerinde durulması gereken bir konudur. Bu araştırmanın bulgularına dayanılarak okullarda Psikolojik Danışma ve Rehberlik hizmetlerine ağırlık verilmesi ve danışmanlarının “kaygı” ile başa çıkma yöntem ve tekniklerini geliştirebilecek yaklaşımları öğrencilere aktarmaları önerilebilir.