Araştırmada Balkan ülkeleri üniversite öğrencilerinin çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri ve çatışma çözme stilleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Araştırma nicel ve nitel araştırma yöntemleri ile gerçekleştirilmiştir. Nicel araştırmada survey ve nitel araştırma da durum çalışması yöntemleri kullanılmıştır. Çatışma ve Şiddete İlişkin Farkındalık Ölçeği (ÇŞFÖ) ve Çatışma Çözme Stilleri Formu (ÇSF) 122'si erkek ve 322'si kız olmak üzere Balkan Ülkelerinde üniversiteye devam eden 444 öğrenciye uygulanmıştır. Nitel araştırma deseninde Çatışma ve Şiddete İlişkin Yapılandırılmış Görüşme Formuda 34'ü erkek ve 47'si kız toplam 81 kişiye uygulanmıştır. Bu amaçla, Çatışma ve Şiddete ilişkin Farkındalık Ölçeği ile katılımcıların çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri ve Çatışma Stilleri Formu ile de çatışma çözme stilleri belirlenmeye çalışılmıştır. Katılımcıların cinsiyet, ülke, alan değişkenleri ve bu iki araç arasındaki ilişki Varyans Analizi, Tukey HSD testi, t-testi, Pearson Momentler Çarpım Korelasyon Katsayısı teknikleri kullanılarak analiz edilmiştir. Çatışma ve şiddete ilişkin yapılandırılmış görüşme formuyla da katılımcıların çatışma ve şiddete ilişkin görüşleri ortaya konmaya çalışılmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre, Arnavut katılımcıların çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri Türk, Bulgar, Roman, Yunan ve Makedon katılımcılara göre anlamlı düzeyde düşük bulunmuştur. Cinsiyet ve katılımcıların çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Öğrenim gördükleri alanlara göre katılımcıların farkındalık düzeylerinde anlamlı bir fark bulunmuştur. Eğitim ve sosyal alanlarında da öğrenim gören katılımcıların çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri fen-matematik ve dil alanlarında öğrenim gören öğrencilere göre anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Çatışma ve Şiddete ilişkin Farkındalık Ölçeği ve Çatışma Stilleri Formu arasındaki ilişki incelendiğinde, katılımcıların kullandıkları bazı stiller ve çatışma ve şiddete ilişkin farkındalık düzeyleri arasında anlamlı düzeyde bir ilişki bulunmuştur.