Bu araştırmada, İstanbul Tıp Fakültesi, Yaşlılık Psikiyatrisi Programı ve Psikiyatri Polikliniği' ne başvuran DSM-IV ölçütlerine göre, MDE tanısı alan 18-40 yaş arası genç erişkin hastalar ile ilk depresif epizodu 60 yaş üzerinde başlayan, MDE tanılı yaşlı hastalar, ayrıca bu yaş gruplarındaki sağlıklı kontroller, sosyodemagrafık veriler, klinik ve semptomatolojik özellikler açısından karşılaştırıldı. 30 genç, 30 yaşlı depresif hasta, 30 sağlıklı genç erişkin ve 30 sağlıklı yaşlı kontrol, yan yapılandırılmış görüşme formu, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Montgomery Asberg Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Geriatrik Depresyon Ölçeği, Beck Anksiyete Derecelendirme Ölçeği, Klinik Global İzlenim Ölçeği, Günlük Yaşam Aktiviteleri Ölçeği ve Kısa Akıl Muayenesi Testi ile değerlendirildi. Sonuçları ki-kare, Mann Whitney U testi, Fisher kesinlik testi, Mantell Hassel testleri kullanılarak istatistiksel açıdan karşılaştırıldı. Yaşlı hastaların, genç hastalara göre, eğitim seviyeleri daha düşük, yalnız yaşama ve dul olma oranının daha yüksek, fiziksel bir hastalığı olma ve herhangi bir ilaç kullanma oranının daha yüksek olduğunu gördük. Çalışmada yer alan yaşlı hastaların hastalık süresinin, genç hastalara göre daha uzun olduğu, depresif bir dönem yaşadığının farkındalığının genç hastalara göre daha düşük olduğu saptanmıştır. Genç hastalar doğrudan psikiyatri kliniğine başvururken, yaşlı hastalar psikiyatri dışı başka bir hekim tarafından gönderilmektedir. Genç hastalarda anksiyete, retandasyon, somatik yakınma, depresif duygudurum yakınmaları yaşlı hastalara göre daha fazla iken, vejetatif semptomlar, atipik özellikler ve intihar eğilimi açısından genç ve yaşlı hasta grupları arasında fark olmadığı görülmüştür. Vejetatif semptomlar ve somatik anksiyete yaşlı kontrol grubunda da genç kontrollerden yüksek bulunmuştur. Bilişsel işlevlerde ve günlük yaşam aktivitelerinde bozulmanın, yaşlı hastalarda genç hastalardan daha fazla olduğu saptanmıştır. İleri yaşın farklı biyolojik, sosyal ve kültürel özelliklerinin, bu yaş grubunda görülen MDE' u etkilediği ve genç hastalarda görülen MDE' a benzer ve farklı özellikler taşıdığı görülmüştür. Bu araştırmada yaşlı ve genç MDE tanısı alan hastaların, sosyodemografık, klinik ve semptomatolojik diğer özellikleri konu ile ilgili literatür ışığında tartışılmıştır.