Ergenlik çocukluk ve erişkinlik dönemleri arasında yer alan bir geçiş dönemidir. Bu dönemde hızlı fiziksel değişikliklere paralel olarak duygusal, davranışsal ve bilişsel alanlarda da gençler önemli bir değişiklik geçirirler. Ergenlik döneminin erişkin yaşama hazırlık dönemi olarak kabul edilmesi sosyal çevrenin ergenlere yönelik sorumluluk alma beklentilerinin giderek artmasına neden olur. Biyolojik değişiklikler ve toplumsal beklentilerdeki farklılaşmalar ergenlik döneminde ortaya çıkan psikolojik değişimi tetikler ve düzenler. Ergenlik tarih boyunca fırtınalı bir dönem olarak tanımlanmış ve bu dönemde ortaya çıkan sorunların gelişimsel sürecin bir parçası olduğu düşünülmüştür. Ancak ampirik çalışmalar bu önermenin ergenlerin tümüne genellenmesinin yanlış olduğunu göstermiştir. Ergenikteki değişimlerin biyopsikososyal bir bağlam içinde ele alınması ve dönemin özelliklerinden kaynaklanan risklerin iyi anlaşılması sorunları azaltmak açısından büyük önem taşır. Ayrıca ergenlik döneminin esnek yapısal özelliklerinin doğru yaklaşımlarla desteklenmesi durumunda bu dönem bireyin bilişsel ve psikolojik gelişimi açısından avantajlar sağlayacak bir sürece dönüşebilir.