Birinci Dünya Savaşından sonra ortaya çıkan radyo ve filmin, İnsanların dinlenme ve eğlenmelerine hizmet etmekten çok telkin aracı olarak ruhsal ve sosyal ahlak açısından yıpratıcı etkiler yapmakta ve tehlike olma yolunda hızla ilerlemekte olduğunu söyleyen yazar bu konunun çocuklar ve gençler üzerindeki etkilerini vermektedir. Sinema bir eğlence ve faydalanma yeri ise gençlerde bundan gereğince faydalanmalıdırlar ancak her zevki kamçılayan, uyuyan kötü yönleri uyandıran, ahlâk üzerinde etki yapan filmlerinde olduğu unutulmamalıdır. Dünyanın birçok yerinde gençlerin görecekleri ve göremeyecekleri filmler kısıtlanmış ve bu gençlerin yaş hadleri konusunda yasalar konmuştur.